CEM BOYNER

“Başarı da başarısızlık da uçan bir kuş gibi…”

Bu yaşam biçimi seçtiğiniz bir şey mi, başınıza gelen bir şey mi?

Pilot olmak istiyordum doğrusunu istersen. Avcı pilotu olmak istiyordum. Ben bunun hayalini kurarken, babam “Oğlum nasıl olur, bu kadar iş güç” deyince müthiş bir şok yaşamıştım.

Kaç yılın sonunda iş hayatında “Tamam buraya kadar, ben artık siyaseti denemek istiyorum” dediniz?

1993’te atıldım siyasete… Demek ki bir 15 yıl çalışmışım holdingde. Aslında şöyle, TÜSİAD’daki başkanlık görevim bittiği sene başladı bu arayış. Siyasete girmek bir karar da değildi aslında. 1990’lardaydık, Türkiye’nin çok berbat dönemleriydi ve konuşmak yerine bir şeyler yapmak gerekiyordu. 1990’larda ve öncesinde Türkiye’de yaşayıp sokakla ilgilenmemek mümkün değildi. Korkunç yıllardı açıkçası. Terör ve insan hakları ihlalleri, ekonomik krizler, hepsini topladığımızda çok sıkıntılı bir dönemdi. Aslında üniversiteli olduğumuz dönem de Türkiye’nin çok karışık olduğu yıllardı, 1970’lerin sonu. O yıllarda bir kitap yazmıştım.

“Meğer ben hayatı öğrenmeden, hayatı yaşıyormuşum.”

Üzüldünüz mü?

Perişan oldum açıkçası. Siyaseti gerçekten inanarak yapıyorsan, kendin için yapmıyorsun aslında, bir dava için yapıyorsun. İşte onu yapamayacak olmanın acısı çok büyüktü. Çünkü “o gün” hastanın iyileşmeye ihtiyacı vardı. Beş sene, on sene, yirmi sene sonra değil, o gün, sorunlar daha çok küçükken. Ancak onu yapamayacak olduğumuzu çok net anladık.

Bu deneyim bugünkü Cem Boyner’in oluşmasına ne gibi bir katkı sağladı?

Harika insanlar tanıdım. Müthiş zorluklarla ve müthiş kötü insanlarla tanıştım. Çok yol katettim. Yanlışlar yaptım, doğrular yaptım, yani o üç sene içinde çok kilometre yaptım, çok şey öğrendim. Öyle kurtlar, öyle garip insanlar var ki…

Kendinizi nerede daha mutlu hissediyorsunuz, iş arkadaşlarınızla bir projenin toplantısını yaparken mi, çok para kazandığınızda mı, yoksa Ayvalık’ta bir gün batımında Ümit Hanım’la birlikte bir şarkıyı dinlerken mi?

Tartışmasız Ayvalık’ta bir şarkıyı dinlerken… Sonuçta diğerleri Ümit’le, çocuklarımla Ayvalık’ta güneşe karşı oturabiliyorsam bir mana ifade ediyor.

“Başarısız olduk ama ektiğimiz tohumlar çok filiz verdi.”

Bazen Olmaz Kapak